Bir Zamanlar Çukurova dizisinde söylenen güzel sözleri sizler için derledik. Sizlerde bildiğiniz en güzel Bir Zamanlar Çukurova Sözlerini yorum kısmından bizlerle paylaşabilirsiniz.
Bizim oralarda ‘seni seviyorum’ denmez, ‘kurban olurum sana’ denir.
Benim zaten yarım bir canım vardı.. Şimdi benim de canım gitti..
Sevmeyi beklerken, beklemeyi de sevdik..
Hayatındaki en değerli varlığın gittiğinde anlarsın, geri kalanların hiçbir önemi olmadığını!
Artık o çaresiz, kimsesiz Züleyha yok!
“Sen yaşa diye ben kendi hayatımı feda ettim Yılmaz…”
Demir: Siz yanımda olmayınca ne kıymeti var özgürlüğün?
Yılmaz: Züleyha’yı bir kere kaybettim baba, bir daha kaybedemem..
Gecenin hükmü, güneş doğana kadar..
Benim Züleyha’m! İlelebet benim olacak!
Benden vazgeçtiğine inandığım için, Demir ile isteyerek evlendiğini sandığım için, sana söylediğim onca ağır şeyler için beni affet..
Hakikat hiç ummadığın zamanda bir gün mükafatını verir..
Fekeli: Rabbiyle bir olursa insan ölüm de hoş gelir, ömür de
Yılmaz’ın benim için neler yapabileceğini tahmin bile edemezsin..
“Ya bana inanır, güvenir, hayatımı cehenneme çevirmekten vazgeçersiniz; ya da bu şüphe uykularınızı zindan eder!” Züleyha’nın Hünkar Hanım’a resti!
Fekeli: Kader ile kavga etme.. Kaderi yenemezsin!
Züleyha: Sen yaşa Yılmaz.. Ailenle, karınla, çocuğunla mutlu mesut yaşa! Ben zaten yaşayan ölüyüm artık..
Bir Zamanlar Çukurova Sözleri
Züleyha: Sen yaşa Yılmaz.. Ailenle, karınla, çocuğunla mutlu mesut yaşa! Ben zaten yaşayan ölüyüm artık..
Yılmaz: Bu kalp burada attığı sürece ben sizi korurum..
Fekeli: Bırakacağın eli hiç tutma, tuttuğun eli de hiç bırakma..
Yılmaz: Bana ‘EVET’ de, kaçalım buralardan… Eski sevdamıza dönelim..
En acısı da sevdiğini başkasının kollarında görmektir..
Bazen kader insanın önüne öyle bir duvar çıkarır ki… Aşamazsın, yıkamazsın..
Herkesin en büyük isteği farklıdır bu hayatta..
Sevdiğin yanında olduğu sürece aşılmayacak hiçbir zorluk yoktur..
Mekanları mekan yapan, içindekilerdir..
Ali Rahmet Fekeli: Kalbini kalın bir kitabın arasına koy ve orada kurut!
Yılmaz’a gidip baş başa kalmak için her şeyi bahane ediyorsun.. İki çocuğunu da göremezsin..
Züleyha’ya benim ailemden, kocamdan, oğlumdan uzak durması gerektiğini anlatın..
İnsan bazen hatasının bedelini ödemek zorunda kalır..
Kaybettiğim yolum, unutamayan kalbim ve hiç ısınmayan ellerimdin..
Üzerine titrediği evladını kaybetme korkusu, bir annenin kabusudur..
Herkesin karanlığına doğan bir güneş vardır..
Yılmaz hapse girerken Züleyha hamileydi, karnında Yılmaz’ın bebeğini taşıyordu.
Dedesinden Kerem Ali’ye öğüt.. “Yolunu hep sevgi aydınlatsın…”